Avrupa’da Otonom Bir Taksiye Henüz Binemiyorsunuz. Çünkü…
Teknolojinin bu kadar ilerlediği süreçte özellikle son zamanlarda öne çıkan bir soru var: Avrupa'da ne zaman bir robot taksi yakalayabileceğiz? Hala neden bununla ilgili çalışmalar yok?
Şu anda ABD'de çalışan robotaksiler var, ancak Avrupa'da sadece roboshuttle'lar bulunuyor. İki alan arasındaki fark ise şunlardan kaynaklanıyor: Düzenlemeler ve ideoloji.
Sürüş Otomasyonu Seviyeleri
Araç otomasyonu, birçok insanın hayal ettiği, kendi kendine çalışan robotik sürüşten çok daha fazlası. Araç otomasyonunun beş seviyesi bulunuyor. Otonom araçlara yapılan yatırım patlaması, Seviye 2 ila 4 otomasyon etrafında toplanıyor. Seviye 4'te bir araç, sınırlı koşullar altında kendi kendine otonom olarak gidebiliyor. Gelecekte Seviye 5 bir araç her koşulda kendi kendine gidecek. Şu anda yollarda böyle bir araç yok.
Robotaxis ve Roboshuttles Nedir? Farkları Neler?
Binilen araçlardan bahsettiğimizde, yollarda iki tür Seviye 4 otonom insan taşıyan araç var: Birincisi, yolcuları önceden tanımlanmış bir alanda ya da banliyö ortamında herhangi bir yere taşımak için tasarlanan ve yasal hızlarda seyahat eden robotakslar.
Diğeri de Roboshuttles. Bu araçlar da sabit başlangıç ve bitiş noktaları olan önceden tanımlanmış bir rotada ve çok daha düşük bir hızda çalışıyor.
Kısaca, robotaksis önceden tanımlanmış bir alanda herkesi herhangi bir yere götürebilirken, bir roboshuttle aynı rotayı takip ediyor.
AB'de, hepsi roboshuttle tarzı araçlar. Bu araçlar, direksiyon simidi ya da yan ayna gibi geleneksel sürüş kontrolleri olmadan sıfırdan yapılıyor. Ticari ve özel arazide, daha az ölçüde kamuya açık yollarda daha yavaş çalışıyor.
Burada öne çıkan, kampüsler ve halka açık yollarda hizmet sağlayan tamamen sürücüsüz L4 otonom 12 koltuklu servis araçlarını sunan ilk şirket EasyMile.
EasyMile, Almanya ve Fransa'da çok aktif faaliyetlerde bulunuyor. Fransız operatör Navya ticari tesislerde de faaliyet gösteriyor ve Estonya'da TalTech üniversitesi, bir araştırma projesinin parçası olarak kampüste roboshuttle hizmeti yürütüyor.
Şu anda Amerika'daki iki şirket, önceden tanımlanmış alanlarda ücretli taksi tarzı Seviye 4 hizmetleri sunuyor: GM'nin sahibi olduğu Cruise ve Alphabet'in sahibi olduğu Waymo. Bu araçların şoförü yok ve normal bir taksideki gibi rezervasyon yaptırıp ödemenizi sağlıyorsunuz.
ABD ve AB: Yönetmelik
ABD'de binek araçlar Federal Motorlu Taşıt Güvenlik Standartlarına uymak zorunda ancak otonom araçlar eyalet düzeyinde yönetiliyor. Bu, eyaletlerin teknolojiye tamamen dahil olmaya karar verebilecekleri anlamına geliyor.
İşin Temelini Anlayın
Avrupa'nın gecikmelerinin düzenlemelerin ötesine geçen ve neden robotakslara değil de roboshuttle'lara sahip olduğumuzu açıklayan başka bir nedeni daha var. Aslında ABD ve Avrupa, otomasyonun mobilitenin geleceğine nasıl uyması gerektiği konusunda farklı görüşlere sahip.
ABD'de insanların yüzde 45'inin toplu taşımaya erişimi yok. Ülke, ortak araçlardan çok daha fazla özel araçlar üzerine inşa ediliyor. 2021'de ABD hükümeti, toplu taşımaya bugüne kadarki en büyük yatırım olan 108 milyar dolarlık bir yatırım duyurdu.
Sonuç olarak, şehirler otonom sürüşü insanları araba sahipliğinden uzaklaştırmanın bir yolu olarak görüyor.
Mali belirsizliğin olduğu bir zamanda, bu işletmeler karbon emisyonu hedeflerini tutturmaya odaklanıyor. Bu pahalı girişim, otonom araç teknolojisine yatırım yapmaya değil, ICE filolarını EV'lerle değiştirmeye odaklanıyor. Yine, ABD'den çok farklı.
Ve şimdi Avrupa'nın neden henüz robotaksiye sahip olmadığını anlayabiliyoruz: daha güçlü bir toplu taşıma ağına, aşılması gereken daha zorlu düzenleyici çemberlere sahip ve çok fazla özel yatırım yok. Ancak kıtanın otonom arabalarla dolup taşmaması gerçekten kötü mü?
Robotaksiye Yönelik Riskten Kaçınan Yaklaşımın Faydaları Neler?
Kıtanın ihtiyatlı olması aslında iyi bir şey çünkü ABD'li operatörlerin denemelerden uygulanabilir bir iş modeline geçme zorluğundan kaçınmayı başardı.
Hükümet raporları, Cruise'un bu yılın 3. çeyreğinde taksi yolcularıyla bin 806,8 mil otonom araç yolculuğu gerçekleştirdiğini ortaya koyuyor. Bu, günde yaklaşık 20 mile düşüyor.
Bu, herhangi bir kitlesel dağıtım görüntüsünden çok uzak olduğunu gösteriyor ve Avrupa şimdiye kadar bu devasa harcamaların çoğundan kaçındı.
Otonom araç şirketlerinin vaat ettiği uzun vadeli kazanımlar sonuç verene ve net bir iş modeli oluşana kadar muhtemelen bunu yapmaya devam edecek.
Peki Avrupa'da Ne Zaman Robot Taksiler Olacak?
Avrupa otonom araçlara daha yavaş, daha temkinli yaklaşıyor ve bunların sosyo-ekonomik sonuçları, nihayetinde Avrupalıları bu teknolojinin gelecekte sunabileceği şeylerin tadını çıkarmak için daha iyi bir konuma getiriyor. Henüz robotaksiye sahip olmayabiliriz, ancak roboshuttle'lar insanları otonom araçlar fikrine açtı ve uygulanabilir bir iş modeli sağlıyor.
Yakın zamanda sürücüsüz arabalar olmayacak ancak her şeyi hesaba katarsak, bu muhtemelen iyi bir şey.